Ester

Ezra ve Nehemya Yeruşalim'e dönen Yahudilerin hikayesini anlatırken, Ester Pers'te geride kalanların hikayesini anlatır. Bir gerilim romanı gibi okunur. Olay yeri Pers Kralı Ahaşveroş'un sarayıdır. Bir dizi olay sonucunda, Ester adında genç bir Yahudi kadın Kraliçe olur, ancak kendini korumak için Yahudi kimliğini gizler.

Çatışma, Haman adında kötü bir yetkilinin imparatorluktaki tüm Yahudi halkını yok etme planı yapmasıyla başlar. Ester'in kuzeni Mordekay komployu keşfeder ve Ester'e Kral ile konuşması gerektiğini söyler. Bu tehlikelidir çünkü davetsiz olarak Kral'a yaklaşmak ölüm anlamına gelebilir. Mordekay ona meşhur sözünü söyler: "Kim bilir, belki de böyle bir zaman için kraliçe oldun?"

Ester cesaretini toplar, komployu açığa çıkarır ve halkını kurtarır. Haman, Mordekay için yaptırdığı darağacında idam edilir. İlginçtir ki, bu kitapta Tanrı'nın adı hiç geçmez. Bir kere bile. Ancak yazar, Tanrı'nın perde arkasında çalıştığını, halkını kurtarmak için "tesadüfleri" ayarladığını ima eder. Kitap, bu hayatta kalışı kutlayan Yahudi bayramı Purim'in kökenini açıklar. Bu tarihsel anlatıdan sonra, Eyüp ile bilgelik literatürüne geçiyoruz.